Dünyanın en büyük barolarından biri kabul edilen İstanbul Barosu'nun Olağan Genel Kurulu başladı. İki gün sürecek genel kurulda 32 bin 200 avukat, 5 farklı grubun adaylarından birini başkan seçecek.
Haliç Kongre Merkezi'ndeki genel kurulda, Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı Ümit Kocasakal, Hukukun Üstünlüğü Platformu'nun adayı Abdullah Arar, Özgürlükçü ve Demokrat Avukatlar Grubu'nun eş başkan adayları Ercan Kanar ve Yıldız İmrek, İstanbul Milliyetçi Avukatlar Grubu'nun adayı Ali Rıza Kaplan ve Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı Ayhan Erdoğan başkanlık için yarışacak.
Genel kurulda gerekli çoğunluğun sağlanması ve Başkanlık Divanı önergesinin okunmasının ardından Başkanlık Divanı seçimi yapıldı. Divan başkanlığına Köksal Bayraktar, başkan vekilliğine ise Kemal Aytaç seçildi.
Bayraktar, 2012-2014 yılları arasında baronun 45 bine yaklaşan avukatı savunmayı büyük bir güçle yerine getiren yönetim kurulunun 2 yıllık çalışma süresini değerlendireceklerini belirterek, "Aynı zamanda bugün, avukatlık mesleğinin sorunlarının ortaya konulacağı gündür. Sorunlarımızı tartışacağımız gündür. Türkiye'de hukukun nasıl gelişeceğini birlikte tartışacağız. Bir ülkenin hukuku aynı zamanda siyasetine bağlıdır ama hukuk siyasetten daha önemlidir" diye konuştu.
İstiklal Marşı ve saygı duruşu sırasında bir grup avukat salonun dışına çıktı.
Kocasakal'ın konuşması sırasında protesto
Genel kurulda konuşan İstanbul Barosu Başkanı ve Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu adayı Ümit Kocasakal, iki yıllık bir süreyi daha geride bıraktıklarını, iki senenin hesabını vermesi gerektiğini, bu sürede aralarından ayrılan meslektaşlarını sevgi ve saygıyla andığını belirtti.
İstanbul Barosu'nun gerçekten bir hukuk abidesi, bir dev olduğunu ifade eden Kocasakal, ''Bu büyüklüğünü sağlayan da yürüten de değerli mensupları avukatlardır. 4 sene önce bu göreve geldiğimde nasıl heyecanlıysam şu anda da aynı şekilde heyecanlıyım'' dedi.
Kocasakal'ın konuşması sırasında bir grup avukat protestoda bulundu. Gruptakiler, Kobani'ye (Ayn el Arap) ilişkin pankartlar açtı.
Başka bir grup avukat da bu protestoya yuhalayarak karşılık verdi.
Söz alan Bayraktar, ''Hepinizin düşüncesine sonsuz saygımız var. Bu gösterilerinizi, düşüncelerinizi ara verildiğinde yapın. Hepimizin konuşma hakkı olduğunu unutmayın. Genel kurulumuzu barış içinde devam ettirelim'' uyarısında bulundu.
Gruptakiler, sloganlar ve zılgıtlar eşliğinde salondan ayrıldı.
Konuşmasını sürdüren Kocasakal, görevden alınmalarının talep edildiğini, haklarında suç duyurusunda bulunulduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Biz bakanlık vesayetiyle mücadele ederken, kendilerine 'Hukukun Üstünlüğü Platformu' adını veren bu grup, baroya darbe teşebbüsünde bulundu. Gerekli yanıtı genel kurulumuz verdi. Bugün bir kez daha bu yanıtı verecektir. Tarih yine bunları yazacaktır. Emaneti size yani sahibine geri veriyoruz. Bundan sonrası sizin takdirinizdir. Şüpheli konumuna konuldum. Böyle bir dönemde bu davalar bizim onur madalyamızdır. Tarihin bazı dönemlerinde bazı şeylerin yapılması gerekir. Bu hukuksuz dönemlerde özel görevli mahkemelerde meslektaşlarımıza fiziksel saldırılarda bulunulurken, onlar keyfi olarak salondan çıkartılırken susup otursa mıydık? Adil yargılanmaya uyulmasını, saygı gösterilmesini talep ettik. Bu yüzden yargılandık. Nitekim beraatla sonuçlandı. Genel kurul bizden özel görevli mahkemelerin kaldırılması konusunda çaba sarf etmemizi istedi. Özel görevli mahkemeler kaldırıldı.''
"Meslek söz konusu olduğunda bir olmalıyız"
Kocasakal, hiçbir zaman Atatürk ilke ve inkılaplarından vazgeçmeyeceklerini vurgulayarak, ''Kimsenin gücü, Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmaya, bu bayrağı gönderden indirmeye yetmeyecektir. Hep muhtaç olduğumuz şey, yurtta sulh cihanda sulh ilkesidir. Her türlü ideolojik, siyasi ayrılıklarımızı bir yana bırakarak, ortak aidiyet duygusunda birleşmeliyiz. Bu genel kurulda da başka platformlarda da siyasi mücadelemizi yapabiliriz ama meslek söz konusu olduğunda bir olmalıyız. Ayn el Arap'ta yaşananlar da bizi üzüyor ancak bu duyarlılığı Hocalı'daki Türkmenlere de gösterelim'' diye konuştu.
Ümit Kocasakal, iki yılın sonunda eğer bir başarı varsa bunun yönetim kurulunun başarısı olduğunu kaydederek, Gezi olaylarında görev yapan, yurttaşların yanında olan meslektaşlarına teşekkür edip konuşmasını bitirdi.
AA
Haliç Kongre Merkezi'ndeki genel kurulda, Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı Ümit Kocasakal, Hukukun Üstünlüğü Platformu'nun adayı Abdullah Arar, Özgürlükçü ve Demokrat Avukatlar Grubu'nun eş başkan adayları Ercan Kanar ve Yıldız İmrek, İstanbul Milliyetçi Avukatlar Grubu'nun adayı Ali Rıza Kaplan ve Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı Ayhan Erdoğan başkanlık için yarışacak.
Genel kurulda gerekli çoğunluğun sağlanması ve Başkanlık Divanı önergesinin okunmasının ardından Başkanlık Divanı seçimi yapıldı. Divan başkanlığına Köksal Bayraktar, başkan vekilliğine ise Kemal Aytaç seçildi.
Bayraktar, 2012-2014 yılları arasında baronun 45 bine yaklaşan avukatı savunmayı büyük bir güçle yerine getiren yönetim kurulunun 2 yıllık çalışma süresini değerlendireceklerini belirterek, "Aynı zamanda bugün, avukatlık mesleğinin sorunlarının ortaya konulacağı gündür. Sorunlarımızı tartışacağımız gündür. Türkiye'de hukukun nasıl gelişeceğini birlikte tartışacağız. Bir ülkenin hukuku aynı zamanda siyasetine bağlıdır ama hukuk siyasetten daha önemlidir" diye konuştu.
İstiklal Marşı ve saygı duruşu sırasında bir grup avukat salonun dışına çıktı.
Kocasakal'ın konuşması sırasında protesto
Genel kurulda konuşan İstanbul Barosu Başkanı ve Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu adayı Ümit Kocasakal, iki yıllık bir süreyi daha geride bıraktıklarını, iki senenin hesabını vermesi gerektiğini, bu sürede aralarından ayrılan meslektaşlarını sevgi ve saygıyla andığını belirtti.
İstanbul Barosu'nun gerçekten bir hukuk abidesi, bir dev olduğunu ifade eden Kocasakal, ''Bu büyüklüğünü sağlayan da yürüten de değerli mensupları avukatlardır. 4 sene önce bu göreve geldiğimde nasıl heyecanlıysam şu anda da aynı şekilde heyecanlıyım'' dedi.
Kocasakal'ın konuşması sırasında bir grup avukat protestoda bulundu. Gruptakiler, Kobani'ye (Ayn el Arap) ilişkin pankartlar açtı.
Başka bir grup avukat da bu protestoya yuhalayarak karşılık verdi.
Söz alan Bayraktar, ''Hepinizin düşüncesine sonsuz saygımız var. Bu gösterilerinizi, düşüncelerinizi ara verildiğinde yapın. Hepimizin konuşma hakkı olduğunu unutmayın. Genel kurulumuzu barış içinde devam ettirelim'' uyarısında bulundu.
Gruptakiler, sloganlar ve zılgıtlar eşliğinde salondan ayrıldı.
Konuşmasını sürdüren Kocasakal, görevden alınmalarının talep edildiğini, haklarında suç duyurusunda bulunulduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Biz bakanlık vesayetiyle mücadele ederken, kendilerine 'Hukukun Üstünlüğü Platformu' adını veren bu grup, baroya darbe teşebbüsünde bulundu. Gerekli yanıtı genel kurulumuz verdi. Bugün bir kez daha bu yanıtı verecektir. Tarih yine bunları yazacaktır. Emaneti size yani sahibine geri veriyoruz. Bundan sonrası sizin takdirinizdir. Şüpheli konumuna konuldum. Böyle bir dönemde bu davalar bizim onur madalyamızdır. Tarihin bazı dönemlerinde bazı şeylerin yapılması gerekir. Bu hukuksuz dönemlerde özel görevli mahkemelerde meslektaşlarımıza fiziksel saldırılarda bulunulurken, onlar keyfi olarak salondan çıkartılırken susup otursa mıydık? Adil yargılanmaya uyulmasını, saygı gösterilmesini talep ettik. Bu yüzden yargılandık. Nitekim beraatla sonuçlandı. Genel kurul bizden özel görevli mahkemelerin kaldırılması konusunda çaba sarf etmemizi istedi. Özel görevli mahkemeler kaldırıldı.''
"Meslek söz konusu olduğunda bir olmalıyız"
Kocasakal, hiçbir zaman Atatürk ilke ve inkılaplarından vazgeçmeyeceklerini vurgulayarak, ''Kimsenin gücü, Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkmaya, bu bayrağı gönderden indirmeye yetmeyecektir. Hep muhtaç olduğumuz şey, yurtta sulh cihanda sulh ilkesidir. Her türlü ideolojik, siyasi ayrılıklarımızı bir yana bırakarak, ortak aidiyet duygusunda birleşmeliyiz. Bu genel kurulda da başka platformlarda da siyasi mücadelemizi yapabiliriz ama meslek söz konusu olduğunda bir olmalıyız. Ayn el Arap'ta yaşananlar da bizi üzüyor ancak bu duyarlılığı Hocalı'daki Türkmenlere de gösterelim'' diye konuştu.
Ümit Kocasakal, iki yılın sonunda eğer bir başarı varsa bunun yönetim kurulunun başarısı olduğunu kaydederek, Gezi olaylarında görev yapan, yurttaşların yanında olan meslektaşlarına teşekkür edip konuşmasını bitirdi.
AA