Okur kitap kokusundan vazgeçmiyor

Pandeminin etkisiyle, kitap için çevrimiçi platformlara yönelen okur, yeniden kağıda temas etmeyi tercih ediyor. Kitap Pazarı Raporu'na göre 2020'de yüzde 36.17 olan çevrimiçi kitap satışı 2021'de yüzde 20.85'e düştü. Bağımsız kitapçılar ve yazarlar, sahadaki kitap kokusunun; kültürün tekelleşmesinin önünde bir set olacağı konusunda hem fikir.

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

Kovid-19, ticaret kanallarındaki etkisini yavaş yavaş yitirirken, piyasadaki iyileşmeden kitap sektörü de nasibini aldı. Türkiye Yayıncılar Birliği’nin 2021 yılı sonunda yayınladığı Kitap Pazarı Raporu’na göre, pandemi şokunun yaşandığı 2020 yılında çevrimiçi kitap satışının oranı yüzde 36’lara kadar yükseldi. Ancak kitaba dokunmak, kitapçıyla sohbet etmek isteyen okurlar kitap ticaretini yeniden sahalara indiriyor. Geçtiğimiz yıl çevrimiçi kitap satışları bir önceki yıla göre azalarak yüzde 20’lerde kaldı. Çevrimiçi kitap satışı herşeye rağmen toplam kitap satışının neredeyse çeyreğini oluştursa da sahada kitaplara dokunan, okurla temas eden bağımsız kitapçılar ve yazarlar sıcak satışın kitap kültürünün ayrılmaz bir parçası olduğu konusunda hem fikir. Kültür duayenlerinin görüşü ise ortak, “Kültür çeşitliliğini kitabevleri sağlayacak.”

KİTAPÇILAR MAHALLE SAKİNİ

İstanbul kültürünün ayrılmaz bir parçası olan kitabevleri yayın dünyası tarafından “mahalle sakini” olarak nitelendiriliyor. Okurun kimi zaman bir fikirle içeri girip bambaşka bir fikrin kapısında kendini bulduğu kitabevleri, bu anlamda da zihin dünyasına katkı sağlıyor. Çevrimiçi satışların belirli platformlarda tekelleşmesinin fikir dünyasında bir ‘çoraklık’ oluşturacağını düşünen sektör temsilcileri, “Sahadaki yayıncı olmazsa bir süre sonra, belirlenen zihinler tarafından belirlenen kitaplar okuyucuya sunulacak ve çeşitlilik azalacak” görüşünde.

KİTABEVLERİNİN ATASI SAHAFLAR

İstanbul’un kitap ticaret kültürü kentin tarihi kadar eski bulunuyor. Osmanlı İstanbul’unda Fatih Sultan Mehmet’in ilk icraatları arasında yer alan bedestenlerin içinde birkaç sahaf dükkanı bulunuyordu. Osmanlı İstanbul’unun ilk sahaf kaydı ise Aralık 1519 tarihine ait bulunuyor. Buna göre İstanbul’da kayıtlara geçen ilk kitapçı dükkanları Sahaf Edibi, Sahaf Alaaddin ve Sahaf Hüsam’a aitti. İstanbul’un bu en işlek yerindeki üç kitapçının dükkan kirası o yıllara göre 40 ve 25 kuruştu.

DÜNYANIN HER YERİNDEN KİTAP

Türkiye Yayıncılar Birliği Kitap Raporu’na göre, yurt dışı kaynaklı kitapların çevrimiçi satışları da en çok düşen kalemlerin arasında yer alıyor. Buna göre okur 2020 yılı boyunca ithal kitapları yüzde 33 oranında çevrimiçi almayı tercih ederken, 2021 yılı sonunda okurların yaklaşık yüzde 96’sı ithal kitapları dokunarak almayı tercih etti.
İstanbul’da kitabevlerinin ithal kitap satışının ilk kayıtlarına ise 16. yüzyılda rastlanıyor. İstanbul’da 1589-1591 yılları arasında bulunan elçi Ebu’l Hasan Ali b. Temgruti hatıralarında İstanbul’da çok sayıda kitap bulunduğunu ve dünyanın her yerinden kitabın İstanbul’a geldiğini yazmıştı.

BAĞIMSIZ YAYINCILAR

Günümüzde sektör mensupları hem matbu baskı hem de sahadaki satışta kitapçının önemine dikkat çekiyor. Farklı modlarda okuma alışkanlığının da matbu kitapla başladığını belirten Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri Nazlı Berivan Ak, “Sesli kitap, e-kitap yine basılı kitabı destekliyor. Özellikle Anadolu’da bağımsız kitapçı, bir kültür adacığı işlevi görüyor. Tam da bu nedenlerden kitapçının, kitabevinin varlığı önemli, arşiv için, çeşit için, butik yayınevlerinin okura ulaşması, çoksatan değil belki ama ‘hep satanların’ meraklısına ulaşması için bağımsız kitabevlerinin ayakta kalması gerekiyor” dedi.

HAYATA DOKUNUYOR

Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri Nazlı Berivan Ak: “İyi bir kitapçı, okurun tüm okuma serüvenini etkileme, yönlendirme ve zenginleştirme gücüne sahip” dedi. Henüz erken yaşta kitapçının önerileriyle kendi kitaplarını seçen okurun, kalıcı bir alışkanlık kazandığını ve kitabı hayatının odağında bir ömür tuttuğunu belirten Ak şunları söyledi: “Kendi kitaplığını kuran kişi, onu zenginleştirmeye devam ediyor. Okur kitabevi dolaşırken, raf karıştırırken, kitap sepeti eşelerken ortak zevkler paylaştığı başka okurlarla bir araya geliyor, kültürel birlikteliği paylaşıyor. Kitabevi alışkanlığı edinen okur kendi listelerini hazırlıyor, keşiflere, sürprizlere açık oluyor, zengin bir okuma deneyimini kendiliğinden kucaklıyor.”

MATBU ESERLERİN ARTIŞI VE KİTABEVLERİ

İstanbul’da kitabevlerinin atasını sahaflar oluştursa da günümüz anlamıyla kitabevleri matbu eserlerin artışı ile yayın dünyasında yer almaya başladı. Bu anlamda İstanbul’da kitap ticaret kültürünün çekirdeğini de Cağaloğlu semti oluşturdu. Özellikle II. Meşrutiyet’in ilanının ardından faaliyet göstermeye başlayan matbu kitap satıcıları 1908 yılı kayıtlarına göre Beyazıt, Cağaloğlu ve Hakkaklar bölgesini kapsayacak şekilde 104’tü. Bugün İstanbul’un her bölgesinde yüzlerce kitabevi, kültür hazinelerini okurla buluşturuyor.(ito haber)

kitap okumak kütüphane fatih sultan mehmet istanbul airport osmanlı